İŞ DÜNYASI VE BAŞARI


Para Başarının Mükâfatıdır

Para Başarının Mükâfatıdır

Benim çocukluğumda çok okunan bir kitap vardı: Üzüntüyü bırak, yaşamaya bak… O zaman yabancı isimlerine alışık olmayan Anadolu insanı bile bu kitabın yazarının ismini (Türkçe okunuşu ile) “Dala Karneci” olarak tanıyordu. Sonra bu yazarın başka kitaplarının tercümeleri basıldı. Bunlar arasında hatırladığım kadarı ile para kazanmanın yollarını öğreten bir kitabı da vardı. Yeni Asır Gazetesi İstanbul’da yayınlanmaya başladıktan sonra, gazete sorumluları, okuyucularına dağıtılmak üzere bir küçük kitapçık içinde başarının yolları konusundaki görüşlerimi toparlamamı istediler. Görüşlerim, önerilerim küçük bir kitap halinde bastırılmış. Kitabın kapağına “Para Kazanmanın 16 Altın Yolu – Yazan: Sakıp Sabancı” diye yazılmış. 23 Kasım 1985 Pazar günü Yeni Asır Gazetesi ile birlikte, bana söylendiğine göre, 120 bin dolayında dağıtım yapılmış. Tanıdıklarımdan, tanımadıklarımdan bu kitap ile ilgili değişik tepkiler aldım. Genellikle ilgi gördüğünü anladım. Bu ilgi karşısında, yazdıklarımı tekrar gözden geçirdim. Eklemeler yaptım. Elinizdeki kitap işte böyle meydana geldi. Türkiye’de son zamanlarda benzer kitapların yayınlandığını arkadaşlarım bana duyurmuşlardı. Amerikan yazarların eseri olan The One Minute Manager ve Up the Organization isimli kitaplar “Bir Dakikalık Yönetici” ve “İş Bilenin, Para Kazanının” başlığı ile tercüme edilip yayınlanınca, büyük ilgi görmüş. Ben bir yazar olarak değil, parmağını taşın altına sokmuş bir işadamı olarak yazdığımdan, söyleyeceklerimin biraz farklı olması tabiidir. Unutmayın ki, ben Türkiye şartlarında 40 yıllık birikimimi sizlere aktarmaya çalışıyorum. Faydalı olabilirsem ne mutlu bana…

Ücret Pazarlığı mı? Koyun Pazarlığı mı?

Ücret Pazarlığı mı? Koyun Pazarlığı mı?

Ücret konusundaki çarpıklığı, “Anasını-Danasını anlatmaya çalışarak” ilk defa 1987 Haziran ayında bir kitap haline getirmiştim. Bu kitap çok ilgi gördü. Ücret konusundaki çarpıklıklar daha açık biçimde gündeme geldi. Birinci kitaptaki açıklamalarda düzenlemeler yaparak 1990 Mayıs ayında ikinci çalışmam yayınlandı. Bu benim ücret konusundaki üçüncü yayınım.

Daha Fazla İş, Daha Fazla Aş

Daha Fazla İş, Daha Fazla Aş

1992 Yılının Ekim ayında Sabah Gazetesi’nin ve Milliyet Gazetesi’nin birinci sayfalarında yer alan başlıklar beni çok etkiledi: Utandıran Rakamlar: 50 Kişilik İşe, 10 Bin Başvuru 52 Kişilik Kadroya 16 Bin Aday İşsiz Ordusu 4,5 Milyon Gazetede yayınlandığı şekliyle karşı sayfada görüp okuyabileceğiniz bu yazılar, hepimizin bildiği fakat üzerine cesaretle gitmediği, gidemediği için de yeterince tartışamadığımız bir konuya eğilmeye itti beni. Ben pamuk işçisi Hacı Ömer’in oğluyum. Bugün yönetiminde bulunduğum toplulukta 30 bin kişiye iş ve bunlara bağlı olanlarla birlikte yaklaşık 200 bin kişiye aş verme sorumluluğu taşıyorum. Beraber çalıştığım arkadaşları topladım. “Gelin… Şu iş ve aş konusunu tartışma gündemine getirmek için temel bilgileri bir kitapta toplayalım. Kamu oyunun dikkatini çekelim..” dedim. Arkadaşlarımın derlediği rakamları, bilgileri “Sakıp Sabancı süzgecinden” geçirerek bu küçük kitabı ortaya çıkardım. Bu küçük kitapta “Sakıp Sabancı anlatımı ile” iş ve aş konusunun Türkiye için ne kadar önem taşıdığını özetleyeceğim.

Başarı Şimdi Aslanın Ağzında

Başarı Şimdi Aslanın Ağzında

Bu benim on birinci kitabım. Dört kitabımın ikinci baskıları yapıldı. Para Başarının Mükâfatıdır ismi ile 1985 Kasım ayında yazdığım kitabım ise dört kere basıldı. O kitabımın diğerlerinden farkı, yaşam deneyimlerimi basit bir şekilde anlatmamdır. Anladım ki, insanın kendi başından geçenleri, kendi deneyimlerini başkalarına aktarması ilgi görüyor. Okunuyor. Ve de yararlı oluyor. Para başarının mükâfatıdır. İyi de acaba “başarı” nedir? Başarıya nasıl ulaşılır? Ben bir iş adamıyım… Benim için başarı, işimdir. Ressam için başarı, tablosunun ünlü bir müze tarafından satın alınması, müzisyen için başarı, eserinin ünlü orkestralarca çalınması, bilim adamı için başarı Nobel Ödülü’nü almaktır. Ben bir müzisyen, bir ressam, bir bilim adamı gözüyle başarıyı anlatamam. Ben bu küçük kitapta bir iş adamı gözüyle, kendi deneyimlerime dayalı olarak başarının ne olduğunu, başarıya nasıl ulaşılacağını anlatacağım. Tekrar ediyorum. Bunlar benim deneyimlerim. Bunlar benim inandığım şeyler. Ben, başarı reçetesi yazmıyorum. Yazamam da… Ama ben kendi deneyimlerime dayalı olarak başarıyı arayanlara ışık tutmak istiyorum.